Haz ve Acının Dansı

Hiç haz ve acının birbirini tamamlayan şeyler olduğunu düşündün mü ?

Çoğu insan zihni gibi bende ilk önce hazzı veya kolayı tercih ediyordum.

Zihin temelinde en az enerji ile en çok işi yapmak vardır. Bu bizim temel hayatta kalma fonksiyonumuzun bir parçasıdır. O yüzden biz kolayı seçmeye meyilliyizdir.

Bu kolayı seçme konusunda biraz dikkatli olmak ve çizgiyi iyi çekmek gerekir. Bu durumda kendi gelişimimizi engelleyebilir ve durdurabiliriz.

Adım adım ise kendimizi biraz zorlanma ve gelişimin içine koymak ise bize faydalıdır.

Gelelim bu zihin yapısında ve tercih mekanizmasında haz ve acının seçiminde tam olarak nasıl bir rol oynar ?

Haz ve acıyı bir döngü gibi kabul edersek;

İlk önce hazzı gören zihin sonrasında acı yaşanmayıp normale seyrine dönse bile mutsuzluk hisseder. Çünkü yüksek bir haz, konfor veya mutluluk içinden geçtikten sonra düşmek onu mutsuz hisseder.

Bu konu için 2 örnek ile devam edelim;

  • Bir çikolata yediğimizi düşünelim. Bütün bir çikolatayı yedikten sonra bir suçluluk hissi gelme olasılığı vardır. İlk başta seçilen haz sonrasında gelen bir acıdır diyebiliriz.
  • Olaya ters yönden baktığımızda ise bir koşuya çıkmak istemesek bile çıktıktan sonra kendimizi dinç ve başarmış hissederiz. İlk başta seçilen acının sonrasında haz gelmiştir.

Zihin seçimleride devam ettikçe aslında burada bu haz ve acı döngüsü bulunmaya devam eder. Ne zaman kendimizi denklemden çıkartırsak işte o zaman bunun üstüne çıkarız.

Zihnin üstünden parçadan bütüne odaklanabilirsek eğer bu ikisinin birlikte geldiğini görürüz. Zihin bunu tek taraflı bir şey varmış gibi göstermeye ve kandırmaya devam eder.

Ayrıca bulunduğu ve alıştığı ortam ona rutin geldiği için orada yaşananların veya elimizde bulunanların tersini ister.

Çok kalabalık bir şehirde yaşayan biri köye yerleşmek isterken köyde yaşayan biri ise şehrin hareketliliğini istemesi gibidir.

Köy ile ilgili fotoğraflar ve videolar görüyorsün. Kendini orada arzuluyorsun. Zihin seni böylelikle geleceğe kancalıyor. Köye taşındığını varsayarsak orada da alıştıktan sonra biraz daha hareket isteyecek ve şehre taşınmak isteyeceksin.

Bu mekaniğe dur diyene kadar bu böyle işlemektedir.

Zihin tercih yapar ve daima derdi seçer

OSHO
mind

Geçmiş ve Geleceğin Yansıması

Zihinde geçmişte öğrendiği ve çıkarımlarına göre bir gelecek inşa etmeye çalışır. Gelecekte seni başka yere sürükleyerek her şeyi toz pembe gösterir. Şu anı ise istenmeyen güzel gözükmeyen bir biçime sokup şikayete sokma eğilimindedir.

Çünkü geçmiş kabul etmeyince onların dersini çıkartıp yeni bir bakış edinmedikçe zihnin tutsaklığı devam etmektedir.

Bu durumda elimizde bulunan sadece ve sadece bize ait olan “an”dır. An içinde buluştuklarımız işimiz çevremiz ailemiz ile geçirdiğimiz vakit bize aittir. An içinde çabasız şekilde olmak bize tat verir.

Geçmişin korkusundan kurtulmaya başlayan geleceğin endişesinden de kurtulmaya başlar. Burada korku aslında endişeyi doğurmaktadır. Kökeni kestiğimiz zaman dallar zaten aşağı düşer.

O yüzden farkındalık çalışmaları yapıyor ve anımızı kıymetlendirmeye niyet ediyoruz. Ne kadar bu anın içinde oluyorsak o kadar derinden hissediyoruz yaşamı.

Geçmişin dersini sindirip böylelikle gelecekte güzel ve yeni potansiyellere yer açabiliriz.

Zihnin üzerinde bir bakış at

Haz ve acı döngüsünden kurtulmak veya acıdan özgürleşmek dediğimiz şey aslında hazdan da özgürleşme ile olur.

Birisi var iken diğerinin olmaması ise kaçınılmazdır. Bir tercih yapmak zorunda değilsek haz ve acı dediğimiz veya başka zıp kutupların birlikte yaşadığını görmek bizi rahatlatır.

Çünkü neyin geleceğini bildiğimiz için buna mental olarak hazırlıklı oluruz.

Gün döngüsünü düşündüğümüzde ilk başta gündüz ile hareket ve bereket var ise sonrasında gece ile rahatlama ve dinlenme gelir.

Buradan pay biçip yapılacakları, istekleri ve hareketi gündüz sağlayıp, gece o konforda olabiliriz.

Acı diye tabir ettiğimiz istenmeyen ve zorlandığımız konuları baştan ele alırsak tecrübe kazanırız ve sonrasında her şey bize ödül olarak gelir. Böylece başarmışlık hissi yükselir.

Bilge bir insan başlangıçta acıyı, sonda hazzı seçecektir, çünkü başlangıçta acı sana tecrübe altyapı verecek ve o zaman haz her zaman olduğundan daha memnuniyet verici olacaktır.

OSHO

Haz ve acı tahterevallide oturur.

Hangisi yere önce dokunursa o kalkar ve diğeri deneyimlenir.

Eylemlerine kulak ver

Burada zihnin üzerinde eylemlerimize nasıl kulak verebiliriz ?

  1. Bir eylemi başlatmaya yeltenirken onu durdurma gücüne sahip olduğunu hatırla!
  2. Bu eylemin başlangıcı direkt olarak hazza mı işaret etmektedir ?
  • Eğer eylem direkt olarak hazza işaret ediyorsa sonrasında pişmanlık, suçluluk duygusu veya kendini sıkıştırdığın bir alan açıyorsun.
  • Eylemin başlangıcına ise başlamak istemiyor ya da ayakların geri geri gidiyorsa eylemin sonunda mutluluk, başarmışlık veya iyi bir hissiyat gelir.
  1. Hareket alanın tam burada başlıyor. O başlayan hareketi durdurabilmek.
  2. Fazla dopamin, fazla yemek, aşırı şeker tüketiminin hepsi ilk adımla başlıyor.
  3. Bunu farkedip ilk adımı durdurmak en işe yarayan şey olacaktır.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top