İlişkilerde Sessiz Katil: Beklenti

Kendinden yayılan bir enerji topunun içinde olduğunu hayal et. Bu enerji alanının ile dış dünya iletişimine geçiyordun. Dışarının böylelikle enerjisini hissedebiliyordun.

Örnek olarak bazı ortamlara girdiğinde veya yeni insanlarla tanıştığında sana güzel gelmemesi veya iyi hissetirmemesi senin ve dışarının uyumlanmamasını gösteriyordu.

Sadece her mekanın ve canlıların senin iç yolculuğunda bir şeyleri tetikliyor ve yansıtıyordu.

İnsanlar

  • İstediklerini yapmayınca,
  • senin gibi düşünmediklerinde
  • farklı hislere kapıldığında

varsayımlar üretiyordun.

Sana göre hareket etmelerini ve sen isteyince bir şey yapmalarını bekliyordun.

Bu duruma kendini koyduğun zaman ise bekleme haline giriyordun.

Bu bekleme hali ise zihnini meşgul ediyor. Zihnin meşgul oldukça sen harekete geçmiyordun.

Ardı ardına gelen bu durumlar ise seni çok yüklenmiş ve sıkışmış durumda hissettiriyordu.

Olduğun ortamdan başka alemlere götürüyordu.

Hem anın o tadını kaçırdın hem zihnin varsayımları arasında düşüncelere boğulmuştun.

Fiziksel etkileşimin ötesinde de uzaktan iletişimde çok arttığı için bu duruma kendini daha çok maruz bırakmıştın.

Hatırla! Varsayımları bırakman iletişimi sağlıklı kurman senin için faydalı olacaktır.

Zihin Seni Kapsamaya Çalışır

Konuşmadan anlaşılmak istemen zihnini ilk başta öfkeli bir duruma getirdi.

Bu öfke durumu karşıdan istediğini alamaman ve beklenti haline girmenden kaynaklanıyordu.

Bu durumun bir sonraki durağı ise üzüntü olacaktı.

Bu üzüntüye giden durumlar silsilesini zihnin eskiyi tekrarlamak istemesinden kaynaklanıyordu.

Zihnin tekrar tekrar aynı şeyleri yaparak güvende kalacağı zannındaydı.

Seni yönetmek ve her şeyden geri tutmak istiyordu. Eskiyi bırakmak ve sağlıklı iletişim kurmaktan çekiniyordu.

Bu alışık davranışların sonunda ise şikayet bilincine seni sürükleyebilir. Kendi ile çelişebilir.

Bu durumda başkalarının hareketlerinden çıkarım yapmayı kolay bulabilirsin. Onları yeterince tanıdığını ve alışkanlıklarının bu olduğunu da söyleyebilirsin.

Sadece zihnin orada da bir kalıp bulmaya çalışıp eski halleri canlandırmaya çalışıyordu.

Varsayımlar üretmesi ve dışarı da gördüğü kişiler için yorum yapması ve en az enerjiyi tüketmesinden kaynaklanıyordu.

Bu şekilde varsayımlar üretmeyi ise ben zaten çevremdekileri tanıyorum ve ne yapacaklarını bilirim demenden geliyordu.

Beklentilerin Ötesinde

Kendini soktuğun bu beklenti durumu ise seni şikayete sürüklemişti ve ne yapacağını bilemeyen bir duruma sokmuştu.

Kendinle ve çevrenle alakalı sanrılar içinde bırakmıştı. Hayata alan açmadan ve denemeden bir şeylere hüküm getirmek senin için bir alışkanlıktı.

Son olarak ise hislerinle bunu onaylamak ve kendini ikna etmek senin için gayet normaldi.

Hislerin düşüncelerin her zaman doğru olmadığını hatırla. Etkileşime geçmeden gerçeği direkt olarak sormadan bunu hiçbir zaman bilemeyeceksin.

Şimdi başkalarının yerine senaryo yazmayı, konuşmayı bırak ve gerçekten hayatı dinlemeye başla.

Sen bir eylemde bulunduğunda sana ne dediğini anlamaya çalış.

Anladıkça kendini daha çok tanıyacaksın ve göreceksin.

Kendi oluşturduğun sanrıların ötesinde olacaksın.

Adım adım kafandaki sesleri azaltıp doğruya yelken açacaksın.

Etkileşimin Gücü

Hayatı sınırlamayı bıraktıkça bir yandan kontrolü de bırakmaya başlayacaksın.

Dışarısı için verdiğin kararları, yargıları ve düşünceleri böylelikle eritmeye başlayacaksın.

Bu süreçte zihnin eski kalıplarını öne sürmesi ve yeni tutumunu yabancı hissetirecektir.

O yüzden yeni bakışını taze tutmak ve yeni gözlükler ile etrafı gözlemlemek önemlidir.

Yeni bakışların ile hayatı gözlemle, öğren, plan yap ve eylemlerini ortaya koy.

Zihnin sesini kıs ve kendi sesini duyurmaya başla.

Bırak hayat akıtsın ve ne olacağını göstersin.

Eylemlerini gerçekleştir ve kendini ona bırak.

Küçük Bir Adım ile Başla

Tüm hikaye küçük bir adım ile başlar. Sadece bunu hatırla. Şimdi ise ilk adım için derin bir nefes al.

  • Aile veya ikili ilişkilerinde ilk aklına gelen ilişkiyi seç.
  • Zihninde döndürdüğün tüm konuşmaları bir kenara koy
  • Haklı veya haksız ayırt etmeden iletişim kurmak için bir adım at
  • Bu attığın adım ise yapıcı ve karşı taraf gözeterek veya soru sorarak gerçekleştirdiğin bir eylem olsun.

Örneğin;

İkili arkadaş ilişkinde iletişimsiz kaldın ve buluşmanız gerçekleşemedi. Emin ol ki sen nasıl zihninde türlü türlü senaryolar oluşturuyorsan o arkadaşın da bu senaryoları oluşturuyor.

O yüzden

  1. ilk adımın onun perspektifinden olacak şekilde yaklaş.
  2. Yaşadığın durumu dile getir ve kendi açından duygu paylaşımını yap.

Çoğu zaman zihnin içinde bir olayı büyütüp kendini ağırlaştırmıştın. Şimdi ise eyleme geçmeye bir şans verebilirsin.

Göreceksin sen de rahatlayacaksın!

“İlişkilerde Sessiz Katil: Beklenti” için 1 yorum

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top