Tam gözümün önündeymiş!

Arayan ne kadar bulur derler ise çoğu zaman zar zor bulur. Arayan kişi bir objeyi kovalamaya ve onu yakalamaya çalışır.

Kaçan nesne, kişi veya bir canlı ise kovalanacaktır. Sen hangi objeden kaçıyorsan o seni kovalayacaktır. Bu çift taraflı bir döngüdür.

O yüzden hedefini aramakla bir yere varamazsın. Tüm hazineleri dışarı da arasan bile bulamazsın. O tüm cevherler senin içindedir.

O yüzden ne kovalanacak bir şey var ne de öylece beklemek var.

Hedefine gitmek ona koşmak ile değil aksine kendini ona dönüştürmekle oluyor.

Günün sonunda hedefe nasıl gidiyorsan kendine öyle gidiyorsun.

Hedefi ne ile vuruyorsan kendini öyle vuruyorsun. Sen hedef oluyorsun.

Böylece kendi kalbine gitmedikçe o kovalama dışarıda devam edecektir.

Olduğun yerin veya konumun önemi yok, geçmişte yaptıklarının da öyle.

Seni tanımlayan şeyler bunların çok ötesinde çünkü bir tanıma ihtiyacın yok.

Ego, Beklenti ve Sonuç

Egomuzun beklentileri ve sonuçları birbirine uymadığı zaman seni senden alıkoymaktadır.

Sen ve beni ortaya çıkarıp hak etmediğin yanılgısını ortaya çıkarır. Ortada ne hak vardır ne kazanılacak bir şey ama ego seni dolaylı olarak yukarı da hissettirir.

Bu şekilde sende kibir ve gurur gibi duyguları açığa çıkarır. Bu duygulara kapılan insan için almanın kapıları kapanmıştır.

Bunları idrak edip kendinden soyutladığında ise güzellikle hayattan alabilirsin.

Kendine hak gördüklerinden ziyade hayatın sana verdiklerini kolaylıkla görürsün, şükredersin ve ilerlersin.

Benliğin kendini ortaya koymak ister

Sonuçların ise benliğini ispat etmek ister

İçinden çıkılmaz bir döngü içinde kaybolursun. Bu döngü senin huzurun yerine dışarının onayı için koşar.

Dışarıdan sevgi ve onay almak için kendi istek ve ilgilerini kenara iter. Bu sevgi ve onay için başarıyı kovalar.

Yukarı da bahsettiğim gibi kovaladığı şey ise ondan büyük bir hızla kaçacaktır.

Senin yolun, senden sana giden ilginin ve ihtiyacının kesişimine çıkar.

O alanlara çoşkulu bir akarsu gibi akarsın. Denize ulaşacağını bilmeden ve arzulamadan sadece yürürsün.

İnsanın potansiyeli beklenti ile değil, yarın gideceğini bilse bile elinden geleni yaptığında ortaya çıkartır.

Yarın bu vücutta olacağın bile belli değildir. Senin bir anın var ise o zaman değer bilirsin. Anlarını değerlendiren olursun.

Yol senin isteğine değil ihtiyacın olan ve çoşkuyla akacağın alanlara çıkar.

Ortasında Olmak

Nereye gidersen git, ne yaparsan yap sadece ortasında ol. Eğer ortasında değilsen iki uçtan birindesindir. O yüzden ortaya yakın yürüdüğünde hayat ile adımlaman dengede olur.

  • Oyun oynarsın ve çalışırsın,
  • Konuşursun ve dinlersin,
  • Yemek yersin ve boşaltım yaparsın,
  • İbadet edersin ve spor yaparsın.

O yüzden iki uçtan birinde olmak seni diğer uca kolaylıkla sürükleyecektir. Bunun sonucunda ise dengesizliği hissedeceksin.

Hayat deneyimleri sana ne istemediğini gösterir. Bu istemediklerin senin istediklerine açılan birer kapıdır.

Seni şu an olan bilincine taşıdığı için davet ettiklerini kucakla.

Yeni bir hedefe bakmadan önce geçmişte aldıklarına bir bak.

O yüzden geçmişinden aldıklarını dengeyle bırakabilen kolayca yürüyebilir.

Geçmişte olanları bıraktıkça yeni yer açmaya böylece başlarsın.

Şimdi ise hedef belirleyip ona dönüşmen daha kolay olacaktır.

Hedefe nişan almassın çünkü sen hedefi bilirsin. Sadece hedefe hizalı durur ve oku fırlatırsın. O hiza da hedef sen olacaksın.

Hizalanma, vücut hareketlerinde doğru kası çalıştırmak için nasıl önemli ise hayatın içinde de olacağın kişiye dönüşmende büyük rol oynar.

Ortada hizalan ve sadece yap. Beklenti ve sonuçlarını düşünmekten uzak dur.

Ne oluruna bırak, ne de hırsla ona koş. Sadece ortada dur ve hizalan.

Kendine eminliği ve güveni alıp ilerle ve dönüş. Bu içten gelen eminliği sadece sen kendine verebilirsin.

Biricik Olan Yolunu Yürü

Beklentilerini bırakan insanlar, kendi vurduğu zincirlerden özgürleşmişlerdir.

İnsan her şeyi kendine yapandır. Böylelikle hayat aynasında kendini görür ve anlayabilir.

Dışarıda gördüğü tüm duyguları kendi ölçüsünde kendinde barındırır. Öfke, üzüntü, korku, neşe, heyecan ve dahası…

Bunları gösteren tüm aracılar seninle birdir. Ne üstte biri vardır, ne de aşağıda olan vardır. Herkes aynı seviyede korunur ve sevilir. Sen ne hissetmek ve tatmak istiyorsan sana verilir.

Haddini bil ve sorumluluklarını yerine getir. Bunları yaparken hayatı kendine bir oyun alanı çevir. Keşfet, koş, yürü ve gülümse. Önce kendine gülümse.

Eminlik ile bu yolu yürü. Güveni kendinden bil, değerini kendinden gör, sevgini kendinde hisset.

Biricik olan yolunda ilerle. Sen olduğun ve yansıttığın tüm hallerinle seviliyorsun.

Kıyası, önde veya geride olmayı bırak ve sadece ilerle. Biricik olan yolunda ilerle.

Herkes senden bir parça taşırken biricikliğini hatırla.

Herkesin sadece sana benzerliklerini gör ve kendi biricikliğini hatırla.

Hayat birbirinin aynısı olmanın ve bilinen çok ötesinde var olur.

Zıtlıkların Buluşmasıyla

Aydınlık olmadan karanlığın var olamadığını ve karanlık var olmadan aydınlığın var olmadığını idrak et.

Yin yoga derslerinde de zıtlıkların buluşmasıyla

  • Göremediklerine
  • Sakındıklarına
  • Kaçındıklarına bir fener aç.

Karanlıklarını fark et ve idrak ile dönüştür.

Daha fazla bilgi almak istersen internet sitemi ziyaret edebilirsin.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top