8-9 yaşlarında bana yeni bir bilgisayar alınmıştı. O zamanlar 1-2 oynun yanına spider-man oynunu da alıp oynamak istiyordum. Hemen çarşıya gidip oynun crackli halini yani bir nevi kopyalanmış halini satın almıştım. O dönemlerde orjinale ulaşmak biraz daha zorluydu. Aldığım cd “dvd” tipindeydi. Yani bilgisayarda bir dvd okuyucu olması gerekiyordu. Ama benim bilgisayarımda cd-rom vardı. Elimdeki dvd ile gittiğimde onu okuyamamıştı. O zamanlar bunu bilmiyordum ve çalıştıramamıştım. Bir anı hatırlıyorum ki evin önünde aldığım cdye bakıyordum. O kadar çok istemiştim ki ama çalıştıramadım. Ona bakarken dedim ki çok istediğim bir şey olmuyor. Yoga’da bu öğrenme biçimine anumana deriz. Sonuç çıkarmak ile öğrenilen bilgidir. Bilinçaltı böyle bir bilgiyi o zaman bu sekilde öğrenmişti. Bir etkileşime girdi olayı yaşadı ve bu olaydan sonra bir sonuç çıkardı. Çok istersem olmaz dedi. Bunu öğrendi. Burada işleyişe baktığımızda ise bu sonuç çıkarma bir yönden doğru diyebiliriz. Bir şeyin olmasını çok istemek onunla aranızda görünmez bir sürtünme oluşturmak gibidir. Bu sefer onu itmeye başlarsınız. İlişkilerinizde de bunu düşünebilirsiniz. Sanki medet umar gibi bir kişiye bağlanmak ve onsuz yaşayamayacağınızı düşünmek altan bir itme gücünü çalıştırır. Bir şeyin olmasını çok istemek veya medet umarcasına birisine bağlanmak aynı şeye denk gelir. O kişiyi veya istediğiniz şeyi bilinçaltında farkında olmadan kendinizden itersiniz. Bir şey istemeyin diye demiyorum. Bir şeyi isteyip sadece sonucunu bırakmaktan bahsediyorum. Mağduriyetinin kaynağı tutunduğunda saklıPeki burada problem nerede ? Problem istediklerimize kolay yol yerine onları çok isteyerek zorlaştırmaktan geçiyor. Ne kadar çok istersen bir sürtünme gerçekleştiriyorsun ve ortaya aksilikleri çıkartıyorsun. O şeyi elde edememekten ve kendinden uzaklaştırmaya başlıyorsun. İstediğini kendine sen zorlaştırıp reddediyorsun. Sonra hayatta bu aksilikler başına gelince hayıflanıyorsun. İstediğin şeyi zorlaştırmak ise seni şikayete veya memnuniyetsizliğe sürüklüyor. Bu şikayet ve memnuniyetsizlik hali ise seni olduğun yere çiviliyor. Bir bakmışsın ki mağdur bir durumda kendini nitelendirmeye başlamışsın. Bu mağdurluk halinin altında yatan neden ise seni hangi yöne, hangi hızda, nasıl gideceğini bilmediğinden kaynaklanıyor. Bu hayatta kimse mağdur değil. Herkes kendi seçimleriyle yaşayacaklarıyla bu dünyaya geldi. Kendi seçtiklerini ve söylediklerini yaşıyorsun. O yüzden bir daha çok istediğin şeyleri düşün ve atalarımızın ne dediğine bir kulak ver. Bir şeyden ne kadar kaçarsan o şey seni o kadar büyük bir hızla takip eder. O yüzden derler ki “kaçan kovalanır” ve “korktuğum başına gelir”. İstediğin şeyi gerçekten kalpten istediğinde ve olacağını bildiğinde zaten acele etmeyi bırakırsın. Onun gerçekleşeceğine eminsindir. Bu yüzden direkt ortadan kalkacaklar;
Çünkü sen yeni gözlerle burayı görmeye başlayacaksın. Yeni bir bakış açısına sahip olacaksın. Çok istediklerin ve medet umduklarını bıraktığında ise onları daha kolay kendine çekeceksin. Tutunduklarını bıraktığında, onlar önüne serilir. Hangi yolu seçeceksin ?Ben bu zamana kadar çoğu şeyi o kadar çok istedim ki onu almak için her şeyi yaptım diyebilirsin. Gecemi gündümüze kattım, 12 saat çalıştım, bedenimi görmezden geldim de diyebilirsin. Bunları yapmış olabilirsin ve bunları yaparak istediklerini elde etmişsindir. Neleri kaybettin gördün mü ?
Burada bir takas sistemi çalıştı. Bir zorlama ve direnç yaşattın. Bir yerde zorla yıkım yaptın. Arkadaş veya aile ilişkilerinde bunu yapıp işini inşa ettin. Şimdi tekrar bir düşün. Kolay yoldan mı yoksa zor yoldan mı ? Aynı şekilde mi ilerlemek istersin ? Farklı bir yolumu tercih edersin ? Bu kendinle ve vücudunla verdiğin savaşı bırak. Kolay yoldan ilerlerken yine güzel deneyimlerle buluşmak ve yeni şeyler öğrenmek senin elinde. Kolay yoldan ilerlediğinde de gayet iyi gelişebilirsin. Tek ihtiyacın olan özdenetimdir. Zorlama yaparak kendine engellemek yerine istediklerine daha kolay ulaşma potansiyeline sahip olabilirsin. Ulaşamadığında ise üzülmek yerine başka yolları görebilirsin. Tutunduklarının esiri, bıraktığının efendisi olursun. Neler Yapabilirsin ?
Kendinle ilişkini iyileştirmek, koşuşturmadan ve acelecilikten sıyrılmak için yin yoga derslerime katılabilirsin. Yin yoga seni sana götürür. Kendi karanlığını bakma imkanı tanır. Aceleci hallerini görüp onun yerine hayatta emin adımlarla ilerlemende yardımcı olur. |
Geri bildirim: Zihin seni 1001 yolla ikna eder - Mert Nacar